Gerçek sevgi can yakmaz. Gönül alır. Seni koruyacak yeni
zırhlar yapıp armağan eder. Kim olduğunu hiç unutma ve ne kadar güzel olduğunu
bil diye omuzlarına ufak yıldızlar takar. Gerçek sevgi, seni kendi değerinden
asla şüpheye düşürmez. Onun kalbinde kim olduğunu bilirsin ve “biz neyiz, nasılız?”
sorusunu sorman gerekmez. Siz, sizsinizdir. Bunu kalbinle bilirsin, parmak
uçlarında ve diz kapaklarında bile hissedersin. Bir kalpten diğerine giden o
görünmez yolu, o büyülü bağı bazen tek söz konuşmadan bilirsin.
Gerçek sevgiyi bulduğunda “bu mu?” demezsin. Bu olduğunu
bilirsin. Sadece, bu yolu yürüyecek misin? Hazır mısın? Çok mu erken? Yoksa inanamayacak kadar güzel ve hatta geç
mi? Yoksa buna layık değil misin?
Gerçek sevgi geldiğinde parçalarımı yerine yapıştıracak o
meşhur sarılış bu mu? diye sormazsın. Birbirinize sarılırsınız, nereden kırılıp
düştüğünü bilmediğin parçalar bile yapışır, asla anmak istemediğin yaralar bazen
tekrar kanar, acır, kapanır ama senin haberin bile olmaz. Bir gün içine bir his
gelir. Mutlusundur. Sadece o. Omuzlarından bir yük kalkmış gibidir.
Gerçek sevgiye her gün yoklama almazsın. Oradadır. Seni her
an gitmekle tehdit etmez. Hastalıkta, başarısızlıkta, mutlulukta oradadır. Sana
böyle bir söz vermemiştir bile. Gerçek sevgiyle karşılaştığında onun
gözbebeklerinde her gün kendi değerini kontrol etmen gerekmez.
O da beni düşünüyor mu? demezsin. Düşünüyordur ve başka
şeyler de düşünüyordur. Başka şeyler düşündüğü zaman da seni sevmeye devam
ettiğini bilirsin. Başka şeyler düşünsen bile onun en güzel düşüncelerden biri olduğunu
bilirsin. Beraberken ışıldadığınızı hissedersin ama karanlık çöktüğünde ilk
birbirinizin eline uzanacağınızı ve orada birbirinizi bulacağını bilirsin.
Kendin olmaktan utanmazsın. İçinin cevherini de zehrini de
saklamak zorunda kalmazsın. Çünkü bilirsin ki senin cevherinle mutlu olur,
senin zehrin ortaya dökülürken yüzünü buruşturmadan yanında durur.
Hayat onsuz tatsız gelir ama sadece bu değil. Gerçek sevgi
sana senin gerçek tadını, hayatın en güzel yanını, ruhunda gizli kalan en güzel
armağanları bulup çıkarma gücü verir. Özgür bırakır. Kim olduğundan korkmaz. Yeni
olacağın kişiden korkmaz. Çıkacağın yollardan korkmaz çünkü o da senin gibi Yaratan’a,
zamana, sevgiye, iyiliğe güvenir. Onu bulduğunda topraklanmış gibi olursun. Onun
yanında bebek gibi uyursun. Onun yanında en sevgiye açık en sevgiye layık insan
olursun. Onun yanında daha iyi biri olmak isteği gelir içinden.
Gerçek sevgi vardır. Bizler daha azına razı olurken de, kendimizi daha azına layık bulurken de, kendimizden, kalbimizden, aşkımızdan, hayallerimizden vazgeçerken de, dünyanın
artık öyle bir yer olmadığını, kimsenin kimseye gerçek bir teselli, bir dost, bir liman olamayacağını düşünürken
de dünyanın bir ucunda veya bizimle aynı çemberin içinde mutlaka gerçek bir
sevgi ve gerçek sevgiyi özleyen birileri vardır.
Yukarıdaki şarkı Malagaşça bir ninni. Sözleri şöyle:
Sevgi
basittir ama sözcüklerle ifadesi zordur.
Küçücük bir
kelime de olsa, söylenmediğinde acı verir.
Anneme sevgim
her şeyden farklıdır.
Sözcüklere ihtiyacı
olmayan bir sevgidir ama yine de kendi adına konuşur
Güçlüdür ama
ifade etmesi zordur
Kalbimde sıcacık
koruduğum bir sevgidir
Sarılışa öpücüğe
gerek yoktur yine de oradadır
Ve kalbimden
hiç silinmeyecektir
Sen benim
yağmurda sığınağım
Hayat okyanusunda
attığım demirsin
Her zaman
senin sevgine ve merhametine ihtiyaç duyacağım